yazarlar

" SAW 3D "

TESTERE, NEREYE KADAR ?

 
YÖNETMEN :KEVİN GREUTER
OYUNCULAR : TOBİN BELL, SEAN PATRİCK FLANERY, COSTAS MANDYLOR, BETSY RUSSELL


2004’de gösterime giren Testere 1  korku/gerilim türünün zekice kotarılmış bir örneği olarak dikkat çekmişti. Tek mekanda, ayakları duvara zincirle bağlı iki kişi ve ortada elinde tabanca yerde yatan bir ceset arasında geçen ilk Testere, seyirciye sorduğu bulmaca kadar, sunduğu küçük ayrıntılar ile baştan sona gerilimi ayakta tutmayı başaran bir filmdi. Karakterlerin geçmişlerine yapılan sıçramalar ve katilin kimliği hakkındaki bilgilerin yavaş yavaş artmasıyla, hikayenin yap-boz şeklinde olan yapısı son sahnedeki sürprize kadar devam ediyordu. Katilin hayatından memnun olmayan kişilere uyguladığı bu işkence, ‘Yedi’ başta olmak üzere cinayetleri sağlam bir alt-metin ile birleştiren türün geçmiş örneklerinden esinlendiğini gösteriyordu. Cinayetlerdeki yaratıcı mekanik buluşlar yanında korkutmayı ‘sahip olduklarını kaybetme, gözetlenme, ölmemek için neler yapabilirsiniz, riyakarlık, sadakatsizlik, yalan’ gibi temeller üzerine oturtan Testere sonraki devam filmleri ile de küçümsenmeyecek bir seyirci kitlesine ulaşıp Guiness Rekorlar Kitabı’na bile giriyordu.
Yıl 2010 ve sırada yedincisi var. Her yaratıcılığın bir sınırı vardır, buluş ne kadar parlak olursa olsun aynı minval üzerinde ısrar edilirse tıkanıklık mutlaka ortaya çıkar. Testere 7 bu kez üçüncü boyuta geçerek bu tıkanıklığı aşmaya çalışıyor. Sonuç olarak artık işkence gösterisine dönüşmüş , seyirciyi korkutmayı kan ve vücut parçaları üzerinden zorlayan bir Testere var. Daha üçüncüsünde ölen Jigsaw’ın (Tobin Bell) misyonunu altıncı filmde üstlenen Hoffman (Costas Mandylor) sürdürüyor. Bu kez hedefte Jigsaw’ın tuzağından kurtulduğunu iddia ederek anılarını kitaplaştıran Bobby Dagen (Sean Patrick Flannery) ve Jigsaw’ın dul karısı Jill (Betsy Russell) var. Hoffman’ın yaratıcı cezalarından kurtulamayan sadakatsizlikle suçladığı Diana ve ırkçı bir grup genç de var.
Üçüncü boyutun Testere serisine önemli bir katkısı olmamış. Seyircinin üstüne sıçrayan kan ve uçan organ parçaları birkaç sahnede etkileyici (tabi meraklısını), 3D filmin bütününe önemli bir katkı sağlamıyor. Daha önceki bölümleri seyredenler için bir yenilik yok denilebilir. Kıvrak bir zekanın ürünü birbirinden çarpıcı işkence ritüalleri arka arkaya sıralanıyor. Serinin bir özelliği olan final sürprizi bile yeterince şaşırtıcı değil. Testere serisi ile özdeşleşmiş Jigsaw(Tobin Bell), geçmişten gelen görüntüleri ile hala en etkileyici karakter, keşke daha fazla rolü olsa. Her şey bir yana filmin sürükleyiciliği ve gerilim kurmadaki başarısı küçümsenemez ve bu yönüyle vasatı aşan bir seyirlik. Serinin takipçileri için en zayıf halka denilebilir.    

No comments:

Post a Comment