Sıcak Kalpler-Warm Bodies
Yönetmen : Jonathan Levine
Oyuncular: Nicholas Hoult,
Teresa Palmer, John Malkovich.
Sinemada
farklı bedenlerin aşkı sık işlenmeye başladı. 1946’da Fransız yönetmen Jean
Cocteau’nun masaldan uyarladığı “Güzel ve Çirkin-La Belle et La Bete” fantastik aşk türünün sinema kapılarını
açmıştı. Sonraki yıllarda aynı masal Walt Disney animasyonu, Broadway
müzikali ve TV dizisi gibi farklı
şekillerde uyarlandı. Tim Burton “Makas Eller” de makas elli genç adamla normal
yaşamdan genç kızın aşkını hüzünlü bir dille,
”Alacakaranlık” serisi vampir- genç kız aşkını destansı anlatımla
görselleştirdi. Bu kez “zombi-genç kız aşkı” klasik Romeo-Juliet klişesinde
işleniyor. Bilinmeyen bir virüs kurbanı insanlar zombiye dönüşürken, sağlıklı
kalanlar da onları avlayanlara dönüşüyor. Zamanlarını bir hava alanında veya
kent dışında geçiren zombiler, acıktıklarında insan avına çıkarak onların
beyinleriyle karınlarını doyururlar. Konuşamazlar sadece aralarında garip
sesler çıkararak anlaşmaya çalışırlar, yavaş hareket ederler. En kötüsü
geçmişleriyle ilgili hiçbir şeyi
anımsayamazlar. Adının sadece “R” harfini anımsayan genç erkek zombi ve avcı
kız Julie arasındaki yakınlaşma bir takım şeyleri değiştirecektir.
Post
apokaliptik yıkık bir dünyadan sıra dışı bu aşkı, sıcak ve mizahi olabilen bir
dille anlatan “Sıcak Kalpler”, genç kuşağın beğenisini kazanabilecek bir film.
En son “Şansa Bak-50/50” ile genç bir adamın kanserle olan mücadelesini, iyimser
bir dille anlattı yönetmen Jonathan Levine. İyimserliğini zombilerin karanlık
dünyasında da sürdürüyor, genç
oyuncuları Nicholas Hoult ve Teresa Palmer’ın performanslarını gayet iyi
kullanıyor. Alt metinde insanların “ötekileştirilmesi” ‘ nin sevgi ve duyarlılıkla
yıkılabileceğini vurguluyor. Seyirci İlk kez
zombi rüyasına, onların düşünce dünyasına ve aşık olmalarına tanık
oluyor.
Zombi
“R” nin plak koleksiyonu Gun’s Rose’s dan Bruce Springsteen’e uzanan zevkli bir
seçki demetinden oluşuyor. Springsteen’in “Hungry Heart” şarkısı zombilerin duygusal
açlığını, yalnızlığını mükemmel betimliyor. John Malkovich’in “karton” bir
karakteri canlandırırken, böyle bir filmde ne aradığını çözemedim.
Fantastik,
sempatik, duygusal bir film.
No comments:
Post a Comment