yazarlar

BATMAN EFSANESİNDE SON DURAK







BATMAN KARA ŞÖVALYE YÜKSELİYOR-DARK KNIGHT RAISING

YÖNETMEN: CHRISTOPHER NOLAN
OYUNCULAR :CHRISTIAN BALE, TOM HARDY, ANNE HATTEWAY,MARION COTILLARD,MICHAEL CAINE,GARY OLDMAN, JOSEPH GORDON-LEWITT.



“Kara Şövalye Yükseliyor”  Nolan üçlemesine ve efsaneye son noktayı koyuyor.  Bunun gerçek bir son mu yoksa yeni açılımların başlangıcı mı olup olmadığını zaman içinde öğreneceğiz.  Christopher Nolan üçlemesinde, çizgi roman dünyasından gelen süper güçlü bir kahramana ve evrenine kazandırdığı yeni kimlikle dikkat çekti. Onun süper kahraman mitini yıkarak, güçlü ve karanlık yönleriyle ele aldı.  Gotham kentini masalsı, gotik mimarisinden bu günün New York’u ile Chicago’su arası bir kente dönüştürürken, efsaneye gerçekçi atmosfer getirdi. Fantastik öğeleri arka plana çekerek öyküyü polisiye çizgisine taşıdı. Kötü karakterlere psikolojik derinlik kazandırırken, onları günümüzün konjonktürüne aykırı antikapitalist ve kaos bağımlısı tipler olarak şekillendirdi. 


Örnek olarak Joker’in kötülüğünün insanları etkilemesindeki en önemli ayrıntıya göz atalım. O karşısındakilerinin karanlık taraflarını ortaya çıkararır,  bunu sisteme karşı kullanır. Batman ile karşı karşıya geldiklerinde “seni neden öldüreyim sen beni tamamlıyorsun, aramızdaki tek fark sen insanları öldürmüyorsun” der. Joker milyonlarca dolar dağını yakarken mutluluk kahkahaları atar. O kimse bütünüyle iyi değildir gerçeğini gösterir insanlara. Anarşinin ve kaosun bu günkü kapitalist sistemin en büyük düşmanı olduğunu, kötülerin eylemlerinde işleyen Nolan, alt metinlerde sınıf düşmanı metropol insanının bilinç altına da seslenir. Son filmin kötü adamı Bane Gotham halkını ayaklanmaya, zenginlerin parasını paylaşmayı, kentin idaresini ele almaya çağırırken çağdaş bir Robin Hood'u çağrıştırır. Batman sermayeyi koruyan süper kahramanlığını sürdürürken diğer taraftan maskesiz haliyle karanlık tarafı ile içindeki öfke, şiddet bağımlılığı ile yüzleşir. Bir mit yıkılır ve yeniden inşa edilir. Tim Burton ve Joel Schumacher dönemlerinin zengin hoppa çocuğu gider, kendini ve yaşamı daha ciddiye alan bir Bruce Wayne gelir.” “Batman Başlangıç” ile başladığı efsanenin ilk halkasında Nolan, Bruce Wayne’nin çocukluk travmalarından başlayarak, onun Batman’e dönüşmesini anlatmıştı. Anne ve babasının gözlerinin önünde öldürülmesinden sonra korkularını yenebilmek için gittiği Himalaya dağının karlı tepelerinde aldığı ağır eğitim, onu bir savaşçıya dönüştürmüştü. Onu Gölgeler Birliğinde eğiten Ra’s Al Ghul (Liam Neeson) finalde Gotham kentini havaya uçurmak isteyen Henri Ducard adlı bir düşman olarak karşısına çıkıyordu. Kara Şövalye’de ise en ünlü düşmanı Joker’in kentte yaratmak istediği kaosa karşı mücadele ederken, idealist savcı Henry Dent’in terörü hukuksal yollarla önleme çabasına da destek oluyordu. Finalde yaşadığı kötü olaylar sonrası karanlık tarafa geçerek İki Yüzlü’ye dönüşen Dent’in, ölümüne neden olurken komiser Gordon’un oğlunu elinden  kurtarıyordu.  
Kara Şövalye Yükseliyor terör açısından rahatlamış bir Gotham kentinde başlıyor. Joker’in ölümü, Dent’in teröre karşı getirdiği kanun desteği kenti rahatlatmıştır. Batman ise son yedi yılını inziva bir yaşam içinde geçirmiştir. Sevdiği kızı ve Dent’i kaybetmiş olmanın üzüntüsü ile yalnızlığı seçmiş, uşağı ve baba figürü olan Alfred (Michael Caine) dışında kimse ile görüşmemektedir. Bane olarak anılan yeni bir terörist huzuru bozma eylemlerine başlamıştır. Yeraltında kurduğu küçük bir ordu ile halkı ayaklandırma, sermayeyi ele geçirme planları yapmaktadır. Wall Street’e yaptığı bir baskın ile Wayne şirketinin tüm hisse senetlerinin satışını değerinin çok altında yapar.   Eklemleri hareketsizlikten aşınmış Bruce Wayne’nin (Christian Bale)  artık Batman kostümünü tekrar giyme zamanını gelmiştir.

Öykünün kötüsü Bane’i (Tom Hardy) Batman trilojisi içinde Joker ile mukayese etmek mümkün değil. Boru düzenli maskeyi yüzünden hiç çıkarmaması, gırtlak ameliyatı geçirmiş bir fonasyon ile konuşması ise bir süre sonra onu çizgi roman karesi içindeki bir karaktere dönüşüyor. Onu maskesiz, yalnız ve zavallı görmek isterdik. Geri kalanında Hardy vücut dili olarak kalınlaşmış adaleleri ve kaba saba hareketleriyle oynadığı karakterin içini dolduruyor. Kötü olmayı neden seçtiği travmatik çocukluğuna bağlanmış. Bu da çok tatminkar bir gerekçe  olmuyor. Diğer kötü karakter Kedi Kadın ise Anne Hathaway’in yüzeysel “Gossip Girl” kıvamındaki oyunculuğu sayesinde ise yerlerde sürünüyor. Nerede  Michelle Pfeifer’in Kedi Kadın’ndaki öfkeli ve acılı duruş ? Öykünün içinde, Kedi Kadın sonradan eklenmiş bir karakter duygusu uyandırıyor. Diğer kötü " femme fatale” kategorisinden Marion Cotiilard’ın oynadığı CEO Miranda Tate. “Inception-Başlangıç”’da iyi/kötü sınırında benzer karakterin içini dolduran oyunculuğu bu kez çok zorlamaca olmuş. Geleceğin Robin’i sinyallerini veren polis Blake karakterinde Joseph Gordon- Lewitt ise ruhu yakalıyor.  
Nolan bir kez daha karakter ağırlıklı bir aksiyonda herkese birbirine yakın sürelerde rol vermiş. Batman üst konumda bir kahraman olmasına karşın, acı içinde kıvranan sıradan bir ölümlü olarak, diğerlerini ezecek kadar fazla süre almıyor. Her sahnenin ruhuna, ritmine uyan bir müzik ile filme eşlik eden Hans Zimmer harikalar yaratmış. Nolan’ın bir kez daha tekrarladığı karanlık doku filmin her karesine sinmiş. Geniş açı çekimler öykünün destansı yapısını mükemmel yansıtıyor.

Batman üçlemesinin önceki bölümlerini bilmeyenlerin bile, nefessiz seyredeceği bir aksiyon. 164 dakikalık sürenin saniyesi boş geçmiyor. Ustalık dolu bir Batman. Üçlemeden en iyisini seçmek gerçekten zor.


        
       
    

No comments:

Post a Comment