yazarlar

DÜŞLERİN KEŞKE HEPSİ GERÇEK OLSA




ŞAHANE MİSAFİR-MAGNİFİCA PRESENZA

YÖNETMEN: FERZAN ÖZPETEK

OYUNCULAR : ELIO GERMENO, CEM YILMAZ, MARGHERITA BUY

SENARYO: FEDERİCO PONTREMOLİ, FERZAN ÖZPETEK.

SÜRE:105 dakika.    




Ferzan Özpetek bizleri bir kez daha kendi dünyasına davet ediyor. Değişmez konuları olan geçmişin bugüne kurduğu köprü, yalnızlık ve hayal kırıklığı, geniş ailenin curcunası, iştah kabartan sofralar, mutfağın sıcaklığı, mutsuz eşcinsel ilişki, Sezen Aksu parçaları bu kez hayaletler ve tiyatro dünyası ile şenleniyor. Önceki filmlerinden alıştığımız kasvetli ve üzücü olabilen dramatik yapı ağırlığını komediye kaydırıyor. Bu konuda Türk seyircisi açısından Cem Yılmaz’ın canlandırdığı karakter önemli rol oynuyor. Ondan hep komik bir şeyler bekleyen seyirci perdede her gözüktüğünde hemen gülmeye başlıyor. İlginç olan filmin ürperten bir hayaletli ev hikayesi gibi başlayarak yavaş yavaş komediye doğru açılım göstermesi. Geçiş bölümünde bir an için “Beter Böcek” filminin modern  İtalyan versiyonu mu ? diye düşünmedim değil. 

Oyuncu olma hayalleri kuran Pietro Sicilya’dan Roma’ya gelerek bir ev kiralar. Bir reklam filminin seçmelerine katılmak niyetindedir. Geceleri bir pastanede ay çörekleri pişirir evde duyduğu sesler, hayal meyal gördüğü varlıklar ona yalnız olmadığı duygusunu verir. Bu varlıkların bir süre sonra sadece kendisine gözüken hayaletler olduğunu anlıyor. Onlarla iletişim kurmaya başlayınca 2. Dünya Savaşı yıllarında temsiller veren Apollonia adlı tiyatro grubu olduğunu öğreniyor. Sanat yaparken direnişçilere yardım eden topluluk bir gece ihbar üzerine sahneye çıkacakları saatte baskın yerler.  François Truffaut’nun unutulmaz “Son Metro” su ile hoş bir paralellik olmuş.